29 Eylül 2022 Perşembe

Masadan Notlar-1

  .
....
 Elini masada duran gazeteye uzattı. Bu saatler onun için bilinmezliklerle doluydu. Kafasını dağıtmak için elinden geleni yapıyordu ama evi dağıtmak kadar kolay değildi bu. Ruhunun üzerine çöküyordu bu dört duvar. Oysa baktıkça neşelenmek için rengârenk boyamıştı. Rengi ne olursa olsun üzerine çöktüğünde önemi olmuyordu. Yok dedi, böyle olmayacaktı kalktı apartopar hazırlandı.
 Dışarıda yağmur çiseliyordu. Yağmurda yürümeyi çok seven biri olduğunu hatırladı. "Eskidendi" diyip aklına gelen sisi dağıttı. Arkasına bakmadan usul usul yürüyordu yine de arkasına bakmak için tarifsiz bir istekle doluydu. Sanki ona sesleniyordu sevdiği. İnsan yalnızca sesiyle mi seslenebilirdi, hayır bu gönlüyle bağ kuranlar için geçerli değildi. Yüreğinde hissettiği ağırlık gittikçe büyüyordu. Yürümekte iyi gelmemişti. Zihninde bir bavulda onunla olan hatıraları vardı. Bu bavulu boşaltmadıkça nereye giderse gitsin o bavul yanında olacaktı ve nereye giderse gitsin kaçamayacaktı, anlamıştı. 
"Madem kaçamıyorum" dedi, içlerinden güzel anıları alır tekrar tekrar yaşarım zihnimde ve tekrar tekrar...
 "Bir perdede sahnelenen tiyatro oyununu izler gibi izlerim." Dedi. 
Evet, gerçekten daha az acıyordu canı. Dünyadan uzak bir yer bulmuştu onunla beraber olabildiği. Uzun bir korna sesiyle kendine geldi.
Caddenin ortasında bu düşüncelerle boğuşurken trafiği de altüst etmişti. Başıyla, sürücüden yarattığı kargaşadan dolayı özür dileyerek karşı yola ilerledi. Burası onu ilk gördüğü yerdi. Bilinçsizce yürüdüğünü sanarken bile zihni onunla oyunlar oynamıştı.
Öyle güzeldi ki! diye mırıldandı.
.
.
.

 
Paylaşmak Güzeldir:    Facebook Twitter Google+

0 yorum:

Yorum Gönder